Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muharrem İnce'ye yüklendi: "Şimdiden kaybettiğini anladı" - Haber 1Haber 1

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muharrem İnce’ye yüklendi: “Şimdiden kaybettiğini anladı”

Esenyurt mitinginde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce’yi seçim güvenliği konusunda eleştirerek, seçimle ilgili her türlü tedbirleri aldıklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bay Muharrem diyor ki ‘okulların bahçesinde yatın, sandalyede oturun.’ ‘Ben de’ diyor, ‘YSK’nın önünde yatacağım.’ Hayırdır ya demek ki bu şimdiden kaybettiğini anladı, öyle anlaşılıyor ” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muharrem İnce’ye yüklendi:  “Şimdiden kaybettiğini anladı”

23 Haziran 2018 - 17:42

ABONE OL

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Esenyurt, Beylikdüzü ve Avcılar mitinginin ardından sırasıyla Küçükçekmece ve Eyüp ilçelerinde miting gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Eyüp mitinginden satır başları şöyle:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi bir kart sıkıştırdılar elime. Bay İnce, 2 milyon dinleyici varmış karşısında. Emniyetten rakamı aldım, doğrusu 75 bin. İstanbul’da ‘5 milyon’ dedi. Emniyetten rakamı aldım, 280 bin. Yahu bunların hayatı yalan. Meslekleri yalan bunlarda dürüstlük yok. ‘Bununla aldatırız’ diyorlar. Aldatamayacaksınız, yarın milletim size gereken dersi verecek.” diye konuştu.

Erdoğan, “Anlatacağım çok şey var fakat artık yasak vakti geliyor. Öyle ya 6’ya kadar diyorlar, 6’ya kadar dedikleri için, buna ilk uyması gereken takdir edersiniz ki benim. Ondan sonra Bay Muharrem, onun da fırsatı yok o ayrı mesele de, bunu çok eveler geveler. Bu tür fırsatları kolluyorlar çünkü.” şeklinde sözlerini tamamladı.

Sandıkların başında durun çağrısı yapan Erdoğan’ın Küçükçekmece’deki konuşmasından satır başları şöyle:

“Bizim icraatlarımızın ulaştığı yere bunların hayalleri bile ulaşmaz”

Türkiye’yi eğitim, sağlık, adalet, emniyet sütunları üzerinde yükselteceklerini vurgulayan Erdoğan, bunların üzerine ulaşım, enerji, tarım, kültür ve dış politikayı bindireceklerini belirtti.

Erdoğan, yatırımlarda eğitimi ilk sıraya aldıklarını dile getirerek, şunları söyledi:

“Niye? Eğitimde önde olmayan diğer alanlarda önde olamazdı. Ne günler geçirdik. Kitap almaya parası olmayan benim vatandaşım bizimle beraber ilk, orta, lise sıraların üzerinde kitaplarını buldu mu? Ücretsiz olarak kitapları verdik mi? Biz kitabımızı alamazdık, kırtasiyeci dükkanında sıraya girerdik, kitabı alamazdık. Ama şimdi ücretsiz olarak bu kitapları biz vatandaşımıza verdik mi? Sıraların üzerine koyduk mu? Niye bunu yaptık? Ya biz devletiz be bu görevi yapacağız. Biz bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. Bay Kemal ne diyor, ’16 yıldır ne yaptınız?’ diyor. Eline, diline dursun, 16 yıldır ne yaptık? Yavuz Sultan Selim Köprüsünü kim yaptı, Avrasya Tünelini kim yaptı, Marmaray’ı kim yaptı, Osmangazi’yi kim yaptı, Atatürk Barajının üzerine Nissibi Köprüsünü kim yaptı? Ama bu onları da bilmez ki, haberi yok. Cumhuriyet tarihinde 6 bin 100 kilometre yol yapıldı biz şurada 16 senede 20 bin kilometre bölünmüş yol yaptık Bay Kemal. Sen bu yollardan hiç gidip gelmiyor musun? 25 tane havalimanı vardı, bunu 59’a kim çıkardı Bay Kemal, Bay Muharrem? Bizim icraatlarımızın ulaştığı yere bunların hayalleri bile ulaşmaz.”

Göreve geldiklerinde IMF’ye borcun 23,5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Erdoğan, “2013’te bunu sıfırladık. Bay Kemal sen hesap uzmanısın ya iyi bilirsin bunu da öğren. Bay Muharrem sen fizik öğretmenisin anlamayabilirsin. Merkez Bankasının döviz rezervi neydi? 27,5 milyar dolar. Biz bunu şu anda 124 milyar dolara çıkarttık. Bu öyle lafla olmuyor, lafla peynir gemisi yürümez. Biz icra kadrosuyuz ve biz bunları yaptık. Durmak yok yola devam. Ama yapacak çok işimiz var. Ben sadece Küçükçekmece, Avcılar, Beylikdüzü burada bir söz vereyim şöyle, ben sizin belediye başkanlığınızı yaptım mı? Bu kardeşinizi iyi tanıyorsunuz değil mi? Bu kardeşiniz İstanbul Belediye Başkanlığı’nı kimden aldı? CHP’den aldı. İstanbul’da çöp dağları var mıydı, susuzluk var mıydı, hava kirliliği var mıydı? Peki hava kirliliğinden bu kardeşiniz İstanbul’u kurtardı mı, susuzluktan kurtardı mı? 180 kilometreden Istranca Dağlarını delerek İstanbul’a su getirdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hava kirliliğinin kendileri döneminde giderildiğini vurgulayarak, “Biz geldiğimizde 50 bin eve doğal gaz giriyordu şimdi İstanbul’da neredeyse doğal gazın girmediği ev kalmadı. Hava kirliliğini de bununla giderdik.” dedi.

Erdoğan Avcılar mitinginden satır başları:

– Dünyada en gelişmiş ülkeler, Amerika, Rusya neyse Türkiye de artık oralara doğru tırmanacak. İlk 10’un içerisine gireceğiz. Ülkemizi bizler şimdi çok farklı bir şekilde sıçratacağız. Artık ülkemizi bürokratik oligarşiden kurtarıyoruz, kurtaracağız. Bunun için bir sistem değişikliği yapmamız lazım. Erdoğan’ın Beylikdüzü mitinginde konuştu. Konuşmasından satırbaşları

Cumhurbaşkan Erdoğan Beylikdüzü’nde

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul Beylikdüzü mitinginde halka seslendi.

Erdoğan, seçimlere saatler kaldığını belirterek, seçmenlerden yarın tüm yakınlarını alıp sandığa götürmelerini istedi.

Vatandaşlara rehavete kapılmamaları gerektiğini söyleyen Erdoğan, “Ya nasıl olsa bu işi bitirdik… Çünkü Bay Muharrem tutuştu. Ne diyor? ‘Okulların bahçesinde sandalyelerin üzerine yatıp ona göre orayı kontrole alın. Ben de zaten YSK’nın önünde yatacağım, ben de orada gereğini yapacağım’ diyor. Çok uykusuz kalmış. Bay Muharrem, Bay Kemal size bir şey söyleyeyim; her şeyden önce Türkiye bir hukuk devletidir. Bugüne kadar, 15-16 yıldır bir sakat seçim yaptırmadık, güneydoğuda terör bölgesi hariç. Terör bölgesinde de bu seçimde bütün önlemleri aldık. Teröristlerin sandıklara tehdidinde tepelerine tepelerine bineceğiz.” diye konuştu.

Erdoğan, vatandaşların demokratik hakkını engellemeye çalışanlara asla müsaade etmeyeceklerini vurgulayarak, gereğini yapacaklarının altını çizdi.

“Sandık namustur”

Sandığın “namus” olduğunu anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Demokrasi, namustur. Bunu asla unutmayacağız. Onun için de yarın sabahtan itibaren sandıklara sahip olacağız. Sandıklarda taviz yok. İnşallah sandıklarda sayımlar bitene kadar oralardan sandık tutanaklarını alana kadar görevli arkadaşlarımız oradan ayrılmayacak. Gerek kadın kollarımız, gerek gençler, ana kademe buna çok dikkat edeceğiz. Anadolu’da ahbabı, kim varsa bunları da telefonla arayacak mıyız? Onlara da gerekenleri söyleyecek miyiz? Benden duyduklarınızı onlara da iletin. Biz sizinle beraber bu yola çıktık. Ne dedik, ‘Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece’ Gidecek miyiz gündüz gece?”

“580 bin öğretmen ataması yaptık”

4 temel unsur üzerinde Türkiye’yi kalkındıracağız. Bunlar eğitim, sağlık, adalet ve emniyet alanları. Bunların üzerine ulaşımı, enerjiyi, turizmi, tarımı ve dış politikayı bindireceğiz. Beşer planında hiçbir kulun önünde eğilmedik, biz sadece ve sadece Allah’ın huzurunda rükuda ve secdede eğildik. Hiç endişe etmeyin.” ifadelerini kullandı.Eğitimde atılan atılımlara dikkati çeken Erdoğan, mitingin ön sıralarında yer alan çocuklara sınıf mevcudunu sordu. Türkiye ortalamasının 32 olduğunu aktaran Erdoğan, “Şu anda biz 280 bin derslik yaptık. 580 bin öğretmen ataması yaptık. İş buradan kaynaklanıyor.

“Abilerimizden o teksir notlarını bile satın alamıyorduk”

Ben 75 kişilik sınıfta okudum. Geçmişte Anadolu’da 100 kişinin üzerinde sınıflar vardı. Hedefimiz 30’un altında bir rakam. Kitaplarımızı sıraların üzerinde buluyor muyuz, ücretsiz olarak kitaplarımızı alıyor muyuz? Peki hatırlayın bir zamanlar kırtasiyeci dükkanından paramızla bile kitap alabiliyor muyduk? 1 hafta 10 gün sıra bekliyorduk, bu çileleri çektik. Ben teksir kağıdıyla yani saman kağıtla öğrenim yaptım. Abilerimizden o teksir notlarını bile satın alamıyorduk. Böyle okuduk. Aynı jenerasyonda olanlar bunu iyi bilir. Ama biz bu çileyi çektiğimiz için artık yavrularımız bu çileyi çekmesin istedik. Onun için kuşe kağıtla kitaplarımızı bastırdık. Okullar açılırken sıralarınızın üzerinde kitaplarınızı buluyor musunuz? Bütün bunlarla beraber artık annelerin çilesi bitti mi?

Attığımız bu adımla şimdi nitelik önemli ve bol öğretmen şu anda yetiştiriyoruz. 580 bin atadık 20 bin de şimdi atıyoruz. Ama ben Bay Kemal gibi de palavra atmıyorum. O ‘Ne kadar varsa alacağız’ diyor. Ya neyi alıyorsun, çuval mı bu dolduruyorsun? İhtiyaç varsa alacaksın. Bu adımları atarken hedefimiz nitelik. Şimdi bunun adımını atıyoruz.

Eğitimde bundan 16 yıl önce burs ne veriliyordu? 45 liracık. Onu hatırlayanlarınız yoktur tabii. Ama şimdi ne veriyoruz? 470 lira burs veriyoruz. Master öğrencilerine 940 lira veriyoruz, doktora öğrencilerine asgari ücret veriyoruz. Bunu biz yaptık. Diyor ki ’16 senede ne yaptı?’ Eline diline dursun ya. Marmaray’ı da mı görmedin?

Avrasya’yı da mı görmedin? Yavuz Sultan Selim’i de mi görmedin? Osmangazi’yi mi de görmedin? 280 bin dersliği mi görmedin? Ya sana ne anlatayım. Şehir hastanelerini mi görmedin? Şimdi burada yanı başınızda yapıyoruz değil mi? 3 bin 300 yatak kapasiteli şehir hastanesi yanı başınızda yapılıyor.”

“Şehir hastaneleri ile Türkiye’nin sağlıktaki çıtası çok yükselecek”

Sağlık konusunda Beylikdüzü’nün bir sorun yaşamayacağını kaydeden Erdoğan, “Şimdi burada Amerika’nın Cleveland’ı varsa bizim de İkitelli’de şehir hastanemiz var. Diyor ki ‘Nereden çıktı bu şehir hastanesi ya?’ Adaylardan bir tanesi bunu diyor. Üstelik bir de hanımefendi. ‘Şehir hastanesi buna ne gerek var’ diyor. ‘Buna verilecek parayla şu kadar köprü yapılırmış.’ Bu ihtiyaç değil mi? Sağlıktan daha önemli bir şey olabilir mi? Kanuni ne diyor, ‘Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.’ Yani devlet-i aliyyeyi koy bir kenara, bir sağlık bir nefes yeter bize diyor, bu kadar önemli bu iş. Ama bu hanımefendi bunu daha iyi anlaması gerektiği halde anlamıyor. Niye? Cehalet çok kötü bir şey. Yanında da bazı profesörler var çıkmış onlara da bunu anlatıyor, vay zavallı vay. Senin profesör olman bu işi bilmen anlamına gelmez. Dertli olmak lazım, dertli. Biz dertliyiz dertli. Biz milletimize sevdalıyız sevdalı. Bu çile çekenleri iyi biliriz ve onun için de en ideal olan neyse bunları yapacağız dedik. Şehir hastaneleri benim ta belediye başkanlığı dönemimin aşkıdır. O zamanda kararını verdik ve elhamdülillah adımı attık.” ifadelerini kullandı.

Şu anda 5 şehir hastanesini bitirdiklerini anlatan Erdoğan, “İstanbul’a da 2 dev şehir hastanesi yapıyoruz. Bunlarla beraber Türkiye’nin sağlıktaki çıtası çok yükselecek.” dedi.

-Önümüzde 2019’un Mart’ı var. Ne demek istiyorum? Hazır mıyız? 2019 Martı’nda burada (Beylikdüzü) belediyeyi almaya hazır mıyız?

Cumhurbaşkanlığı tecrübe ister, Cumhurbaşkanlığı uluslararası camiada bir tanınmışlık ister. “Güçlü lider olmak öyle rastgele bir iş değil. (Muhharem İnce) Sen zaten bir dershane işletemedin, öğretmenlerin SSK primini ödemedin, böyle birisin.

“En tecrübeli olan sayın Putin, diğeri de ben”

BM Genel Kurulu’nda ilk iki, ilk üç tecrübesi olan varsa biri bu kardeşiniz. En tecrübeli olan Rusya Cumhurbaşkanı benden biraz daha kıdemlidir, Sayın Putin’dir, diğeri de benim. Elhamdülillah buralara geldik. Başbakanlığım, Cumhurbaşkanlığım… Bu tecrübenin bize neler kazandıracağını herhalde biliyorsunuz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Beylikdüzü’nde: Seçimle ilgili her türlü tedbiri aldık

Erdoğan Esenyurt mitinginde yaptığı açıklamalardan satırbaşları şöyle:

– Türkiye inşallah bu sistemle uçuşa geçecek, inşallah muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkacağız. Bay Muharrem diyor ki ‘okulların bahçesinde yatın, sandalyede oturun.’ ‘Ben de’ diyor, ‘YSK’nın önünde yatacağım.’ Hayırdır ya demek ki bu şimdiden kaybettiğini anladı, öyle anlaşılıyor.

-Seçimle ilgili her türlü tedbiri aldık. Herhangi bir sandık üyesi hemen güvenlik güçlerine haber verebilecek. Rehavete kapılmak yok. Çevrenizdekileri, akrabalarınızı mutlaka sandığa götürün.

-Kardeşlerim, biz yola çıkarken dedik ki Türkiye’yi 4 sütun üzerinde yükselteceğiz. Bir eğitim, 2 sağlık, 3 adalet, 4 emniyet ve bunun akabinde ulaşım, enerji, tarım, dış politika, bunlarla beraber Türkiye’yi Allah’ın izniyle ilk 10’a yerleştirmenin hayreti içerisinde olacağız. Bu yıl Allah’a hamdolsun büyümede ilk çeyrekte 7,4’le Hindistan’ın ardından ikinci sırada geldik. OECD’de birinci.

-Kardeşlerim bakınız eğitimde attığımız adımlarda burada o dönemi yaşayanlar var. Kitabınızı alabiliyor muydunuz? Sınıfların hali neydi?

-16 yıl önce Üniversite öğrencilerinin aldığı burs-kredi 45 liracıktı. Şimdi 470 lira alıyor, master öğrencisi 940 lira, doktora öğrencisi asgari ücret alıyor. Bunlar ekonomik olarak yükselen Türkiye’nin rakamları. Ben sizlere Bay Muharrem, Bay Kemal gibi konuşmuyorum. Utanmadan, sıkılmadan ’16 yılda ne yaptınız’ diyor Bay Kemal. Yarın sandıkta veriyorsunuz cevabı değil mi?

-Sağlıkta sorununuz var mı? İstediğiniz hastaneye gidiyor musunuz? İlaçlarınızı rahatlıkla alıyor musunuz? Bay Kemal’in SGK başkanlığı zamanında alabiliyor muydunuz?

– Hepsinden öte, hamdolsun markamız olacak o havalimanı. Dünyaya burayla biz havamızı atacağız. Dış politikada artık emir alan değil, hem masada hem alanda olan bir Türkiye var.

– Kürt kardeşlerime sesleniyorum; sakın ha bu oyuna gelmeyin. Bizde Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Abaza, Gürcü vesaire ayrımı var mı, biz yaradılanı yaradandan ötürü sevmedik mi? Bir olacağız, beraber olacağız. Bize ayrılık, gayrılık yakışmaz. Bunu başarmamız lazım.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.