G20 ülkeleri, dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alan 19 ülkeden ve Avrupa Birliği Komisyonu’ndan oluşuyor. 20 Maliye Bakanı ve Merkez Bankası Başkanları’ndan oluşan grup, 1999 yılında kuruldu. 2008 yılından itibaren Devlet Başkanları, 2010 yılında da B20 İşadamları zirveleri oluştu. G20 ülkelerini; Türkiye, İngiltere, Japonya, Kanada, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya, Avustralya, Brezilya, S.Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore, ABD ve Avrupa Birliği Komisyonu oluşturuyor. Tayvan, İsviçre Norveç, İran ve Venezüella ekonomik olarak bazı üyelerden daha büyük olmalarına rağmen G20 de bulunmuyor. Birçok Avrupa Birliği ülkesi de, G20’de bağımsız olarak değil, sadece AB Komisyonu olarak temsil ediliyorlar. G20 ülkeleri nüfusu, dünya nüfusunun üçte ikisini, dünya ekonomisinin % 85′ ini, dünya ticaretinin de % 80’ini oluşturuyorlar.
G20 toplantılarının ilk amacı; uluslararası finansal istikrarın sağlanmasına ilişkin görüşme, çalışmalar ve işbirliği yapmaktır. 2012’de Meksika, 2013’te Rusya ve 2014’te Avustralya’nın ardından Türkiye, 2015 yılında G20 dönem başkanlığı yapacak.
G20 dönem başkanlığımızı fırsata dönüştürebiliriz. Öncelikle bu güçlü grup içinde ülkemizin ekonomik ve sosyal gerçeklerini iyi ve doğru değerlendirip, çok çalışmamız gerekiyor. Bu nedenle 2015 yılında yapılacak genel seçimlerin etkisiyle giderek siyasi partiler arasında tırmanan çatışmaları, gerginlikleri bırakıp, siyasi istikrarı ve güveni sağlamamız gerekiyor.
Hükümetimizin yürüteceği ciddi, sürekli eylem planının yanında, özel sektör kuruluşlarımıza büyük sorumluluklar düşüyor. Bu nedenle G20’nin başarıya ulaşmasında iş adamlarından oluşan B20 grubunun çalışmalarına çok önem verilmesi gerekiyor. B20’nin ilk toplantısı 15 Aralık 2014 tarihinde İstanbul’da yapıldı ve 37 ülke işadamının katılımıyla görev gücü ekibi de belirlenmiş oldu.
Bu bağlamda Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın G20 Yürütme Başkanlığını, özel sektör çatı kuruluşu TOBB Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da B20 Yürütme Başkanı olmalarını büyük bir şans olarak görüyorum. Zira her ikisi de yurt içinde ve yurt dışında bu konularda tecrübe sahibidirler.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan; G20 dönem başkanlığını üstlenmiş bulunduklarını, G20 platformunun kriz zamanında çok önemli adımlar attığını ve kriz sonrasında da önlemler konusunda önemli adımlar attığını belirterek: “Tüm dünyada işsizlik devam ediyor. G20’nin küresel toplumun tümüne özel bir hassasiyet göstermesi gerekiyor, uygulama, işsizlikle mücadele ve sorunlarını ayrıntılı inceleyeceğiz. Kapsayıcılığın ikinci boyutlu olarak gelişmekte olan ülkelere bakacağız ve gelişmelerine katkı sağlayacağız. G20’nin dışında kalan ülkelere de katkı sağlamak gerektiğini düşünüyoruz. G20-G20 dışı ülkeler ayırımı yapmayacağız” İfadelerini kullandı. 9-12 Aralık 2014 tarihlerinde İstanbul’da, 70 ülkenin katılımı ile yapılan UİP Uluslararası İşbirliği Platformu 5. Boğaziçi Zirvesi’nde yapılan bu açıklama, dost ve kardeş ülke katılımcıları tarafından memnuniyetle karşılandı.
Adı geçen UİP toplantılarında bilinen ve muhtemel sorunların çözümü ve ülkelerin adil ve dengeli kalkınma şanslarının her alanda ülkelerarası işbirliğinden geçeceği bir kez daha benimsendi. 24 Ocak 1980 kararları ve devam eden hükümetler zamanında Turgut Özal öncülüğünde Türkiye serbest pazar ekonomisini benimseyerek hızla dışa açılırken, yabancı ülkelerle ilişkilerimiz fuarlara tanıtma faaliyetlerimiz, uluslararası toplantılara katılmamız tamamen devletçi zihniyetle kalıplaşmış devlet memurlarının inisiyatifinde sürdürülmekteydi. Türkiye o dönemde tamamen geri kalmış ülke görünümündeydi.
Bu durumdan kurtulabilmek için Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığım sırasında özel sektör tarafından oluşturduğumuz Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu fikrimizi Başbakan Turgut Özal’a sundum. Çok beğendi, özellikle büyük kuruluşları ve iş adamlarını iş konseylerinde görev almaları için teşvik etti.
Düşüncemiz ve hedefimiz; devlet adamlarının ve hükümetlerin açacakları dostluk kapılarından iş adamlarının geçmesi, ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, gelişen işbirliği ortamında diplomatik ve siyasi ilişkilerin güçlenerek yeni boyut kazanmasıydı.
TOBB Başkanlığı yönetiminde 26 yıldır başarılı çalışmalarını sürdüren 100’ün üzerindeki ülkelerarası iş konseylerinin eş başkanları, iş adamlarımızın bilgi birikimleri ve tecrübeleri ile B20 çalışmalarına önemli katkılarda bulunacakları inancındayım.
Sonuç olarak: TOBB Başkanlığımız; bünyesindeki Oda ve Borsalarımızla birlikte yurt içi ve yurt dışı saygınlığı ve etkinliği sayesinde bu görevin de başarıyla sonuçlanmasında önemli bir rol oynayacak.
Mihenk Taşı
Ali Coşkun
58 ve 59 Hükümette Sanayi ve Ticaret Bakanı
İş Dünyası Vakfı Başkanı
coskun@turcomoney.com
