Piyasalardaki bir ürünün satılması ve rekabet üstünlüğü sağlaması taşıdığı farklılığa bağlıdır.
İş yaşamına atılacak gençlerimiz de, “çalışmak istediğim şirket, beni niye işe alsın” sorusuna cevap vermeli.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da bahar aylarıyla birlikte üniversitelerin öğrenci toplulukları tarafından “Kariyer Günleri” adı altında etkinlikler düzenleniyor. Sözkonusu toplantılara değişik sektörlerden yöneticiler ve girişimciler konuşmacı olarak katılıp öğrencilere kariyerlerini ve kurdukları şirketlerle ilgili olarak geçmişten günümüze kadar yaşadıkları tecrübeleri paylaşıyorlar.
Orka Holding olarak bu tür toplantıları sosyal sorumluluk olarak görüp, bu tür organizasyonlara mümkün oldukça konuşmacı olarak katılıp tecrübelerimizi paylaşıyoruz.
Bu yıl gerçekleştirilen toplantılarda gördüğümüz tablo daha çok genç arkadaşların Türkiye ekonomisi ve geleceği ile ilgili olarak sorduğu sorulardı. Özellikle geleceğe ilişkin olarak iş bulma kaygısı sorularının ağırlığı oluşturduğu görülüyor. Genel olarak ekonomimizin geleceğinin bölge ülkeleri ve Avrupa Birliği’ne bakıldığında çok daha iyi durumda olduğunu, bizlerin iş hayatına atıldığımız dönemlerle karşılaştırıldığında çok daha fazla fırsat olduğunu vurguluyoruz. Türkiye’nin yükselen ekonomiler içinde yer aldığını, yıllık büyüme oranlarının dünya ortalamasının çok üstünde olduğunu, buna bağlı olarak istihdam yaratan bir ekonomi olduğundan dolayı işsizlik oranının nispeten düşük gerçekleştiğini görmeleri öneriyoruz. Öte yandan içinde bulunduğumuz bölgenin bir enerji koridoru olduğunu, bunun da fırsatları beraberinde getirdiğini anlatmaya gayret ediyoruz.
Bu tür toplantılarda kariyerle ilgili olarak ilk tavsiyemiz kişilerin, ne olursa olsun sevdikleri işi yapmaları veya yaptıkları işi sevebilecekleri hale getirmeleri şeklinde oluyor.
İş hayatına atılacak kişilerin aynen üründe olduğu gibi rekabetin olduğu ortamda seçilebilmek için farklılık yaratmaları gerekiyor. Piyasalarda bir ürünün satılabilmesi için farklılığının olması gerekiyor, “müşteri neden bizim ürünümüzü alsın” sorusuna cevap verilmeli. Genç arkadaşlarımız da, “çalışmak istediğim şirket, beni niye işe alsın” sorusuna cevap verebilmeli. Diğer bir değişle gençlerin; “ben, neyi diğerlerinden farklı yapıp, rekabet ortamında nasıl kendimi öne çıkarabilirim” şeklinde düşünmesini istiyoruz.
İş hayatına kendini hazırlayan gençlerin seçecekleri meslekte global düşünüp, yapacakları işi uluslararası ölçekte çalışabilecek şekilde donanıma sahip olmaları gerektiğini anlatmaya çalışıyoruz. Artık günümüz dünyasını tek bir pazar olarak görmek gerekiyor.
Uluslararası ölçekte çalışabilmenin ön koşulu yabancı dil bilgisinden geçiyor. Bu nedenle üniversiteyi bitiren gençlerimizin, dünya lisanı haline gelen İngilizceöğrenmelerini öneriyoruz.
Kariyer basamaklarının başarıyla çıkılması gençlerin, kendi karakterlerine ve yapılarına uygun iş seçmesiyle doğru orantılıdır. Örneğin sosyal olmayan bir insan, satış veya pazarlamada çalışacağım diye direnmemeli ve başka bir alana yönelmeli. Önerilerimiz arasında bir diğer önemli konu ise öğrencilik dönemlerinin, staj ve part-time çalışma olanaklarıyla değerlendirilmesidir. Keza gençlerin, söz konusu dönemde elde edecekleri tecrübe ve ikili ilişkiler mezun olduklarında daha hızlı yol almalarına destek olacak.
Genel olarak gençler bir işe girip çalışmayı hedeflemekle birlikte, çok azı kendi işini kurma yolunu seçiyor. Burada tavsiyemiz girişim ruhunun teşvik edilmesi ve eğitim sistemimizde bu yolda adımlar atılması şeklinde oluyor. Gençlerimiz çok büyük işlerin, hayal kurarak başladığını unutmamalı.

Yeni Ufuklar
Süleyman Orakçıoğlu
ORKA Holding
Yönetim Kurulu Başkanı
orakcioglu@turcomoney.com