İSTANBUL (AA) – İstanbul Bilgi Üniversitesi öğrencileri Ayşegül Şahin ve Deniz Helin Polat, sinir otu bitkisinin antibiyotik direncine karşı doğal bir çözüm olabileceğini gösteren bir çalışmaya imza attı.
Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğrencileri, TÜBİTAK desteğiyle yürüttükleri mezuniyet projelerinde söz konusu bitkinin tedavi edici potansiyelini bilimsel verilerle ortaya koydu.
Öğrencilerin "Plantago Major Ekstraktı ve Vankomisinin Osteomiyelit Tedavisinde Birlikte Kullanım Potansiyelinin Araştırılması" başlıklı çalışmasında, sinir otu bitkisinden elde edilen özütün, antibiyotik tedavisine destek olarak kullanılmasıyla antibakteriyel etkinin artırılması, ilaç dozunun düşürülmesi ve uzun süreli antibiyotik tedavisinin yan etkilerinin azaltılması amaçlandı.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ali Deniz Dalgıç ve Dr. Öğr. Üyesi Sesil Çınar danışmanlığında yürütülen araştırma sonuçları, sinir otunun osteomiyelit gibi tedavisi güç kemik enfeksiyonlarında yüksek doz antibiyotik kullanımına ihtiyacı azalttığını ve antibiyotiklere bağlı yan etkileri önemli ölçüde düşürdüğünü gösterdi. Yapılan deneylerde, özellikle sinir otu özütünün kemik enfeksiyonuna yol açan bakterilerin çoğalmasını neredeyse tamamen durdurduğu gözlemlendi.
– Geleneksel bir uygulamadan ilham alındı
Projeye ilham veren deneyim, Deniz Helin Polat'ın Ardahan'ın Göle ilçesinde yaşayan anneannesi Yıldız Özdemir'in yaralanan büyükbaş hayvanlarına sinir otu kaynatıp unla karıştırarak uyguladığı geleneksel tedaviye dayanıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Polat, söz konusu yöntemin, hayvanlarda yaraların beklenenden çok daha hızlı iyileşmesini sağladığını gözlemlediğini aktardı.
Geleneksel bu deneyimin, antibiyotik direncinin artmasına karşı yeni bir çözüm olabileceğini fark ettiğine değinen Polat, "Hem kültürel mirastan ilham alarak hem de modern biyoteknolojinin sunduğu imkanları kullanarak daha etkili ve güvenli bir tedavi geliştirmeyi hedefledik." ifadelerini kullandı.
Ayşegül Şahin de araştırmanın, doğal kaynaklardan elde edilen bitkisel içeriklerle yüksek doz antibiyotik kullanımına duyulan ihtiyacın azaltılabileceğini gösterdiğini belirterek, "Doğa temelli antibakteriyel çözümlerin gelecekte enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde kritik bir rol oynayabileceğini düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Sakarya ve Kocaeli’nin su ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan Sapanca Gölü’nün su seviyesindeki azalmalar nedeniyle alınacak tedbirler artırıldı.
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde havaların soğumaya başlamasıyla yiyecek bulmakta güçlük çeken yaban hayvanları şehir merkezine iniyor. Bozayı yiyecek ararken görüntülendi.



