TİFLİS (AA) – Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te düzenlenen 4. Uluslararası Türk-Gürcü İlişkileri Sempozyumu açılış töreniyle başladı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Gürcistan'ın Sokhumi Devlet Üniversitesinin organize ettiği 4. Uluslararası Türk-Gürcü İlişkileri Sempozyumu'nun açılış töreni, Tiflis'teki Sokhumi Devlet Üniversitesi'nde yapıldı.
Açılış konuşmalarını törene katılan, Türkiye'nin Tiflis Büyükelçisi Fatma Ceren Yazgan, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Muhammet Hekimoğlu, Sokhumi Devlet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zurab Khonelidze, Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi Kafkas Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Musa Kasımlı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu yaptı.
Rektör Khonelidze, üniversitesinin böylesi önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapmasından dolayı memnuniyet duyduklarını belirterek, Türk-Gürcü ilişkilerinin önemini vurguladı.
Khonelidze, "Mustafa Kemal Atatürk, Türk Tarih Kurumunu kurdu. Türkiye'nin vatandaşları Mustafa Kemal Atatürk için gurur duyuyor, gelecek nesilleri de gurur duyacak. Atatürk’ün adının bu üniversite içinde anılması son derece gurur verici." dedi.
Türkiye'nin Tiflis Büyükelçisi Yazgan, sempozyum ve diğer benzer aktiviteler ile iki ülkenin zaten yakın ilişkilerinin daha da güçlenmeye devam ettiğini kaydederek, "Biz bugün tarihimizi yazıyoruz." şeklinde konuştu.
Türkiye olarak Gürcistan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine somut destek verdiklerini ifade eden Yazgan, Abhazya ile Güney Osetya sorununun Gürcistan sınırları içerisinde barışçıl yöntemlerle çözüleceğine inandığını söyledi.
Türk Tarih Kurumu Başkanı Çetin, Türk Tarih Kurumu tarafından 90 yıl boyunca gerek Türkiye'de gerek bölgesel anlamda son derece önemli faaliyetlerin sürdürüldüğünü aktararak, "Bugüne kadar Türk-Gürcü ilişkileri hakkında 7 kitap yayınladık. Kafkasya bölgesi ile ilgili de 34 tane yayınımız var." dedi.
"Küresel emperyalizm milli kimlikleri, milli duruşları, yerli düşünceleri çok sevmiyor." ifadesini kullanan Çetin, tarih uzmanlarının gelecek nesillerin milli kimliklerini koruyarak yetiştirmesi konusunda daha fazla çaba göstermeleri gerektiğini vurguladı.
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Hekimoğlu da sempozyuma katılmaktan memnuniyet duyduğunu, ikili ilişkileri güçlendirecek benzer programların düzenlenmesini her zaman destekleyeceklerini aktardı.
Hekimoğlu, gelecekte gerçekleşecek bu tür etkinliklerde özelikle gençler için dil, kültür, sanat ve edebiyat konularının da ayrıca ele alınması gerektiğini belirterek "O zaman gelin, tarihteki güzel anıları yeni nesillere aktarmak için daha çok insana, daha çok vatandaşa ve daha çok gençlere de dokunacak işler yapalım." diye konuştu.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Tellioğlu, bugüne kadar düzenlenen sempozyumların ülkeler arasındaki tarihi araştırma konusunda etkili sonuçlar verdiğini aktararak, "Bu toplantılarımızın geri dönüşü o kadar iyi oldu ki artık iki ülkenin ve iki toplumun birbirine bakışı oldukça değişmiş oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi Kafkas Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Kasımlı da Türk, Gürcü ve Azerbaycan halkının dost ve kardeş halklar olduğunu ve bu halkın birleştirici bir güce sahip olduğunu kaydetti.
Türkiye ve Gürcistan'dan çeşitli üniversitelerin yetkilileri, tarih uzmanları, bilim adamları ve diğer davetlilerin katıldığı, iki gün sürecek sempozyumda 20. yüzyıldaki Türk-Gürcü ilişkileri ele alınacak.
