Uluslararası 33. İletişim Fakültesi Dekanları Konseyi Toplantısı panellerle devam etti - Haber 1Haber 1

Uluslararası 33. İletişim Fakültesi Dekanları Konseyi Toplantısı panellerle devam etti

Uluslararası 33. İletişim Fakültesi Dekanları Konseyi Toplantısı panellerle devam etti

29 Mayıs 2025 - 19:57

ABONE OL

ÇANAKKALE (AA) – YÖK Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Fatma Çiğdem Savaşçıoğlu, Türkiye’yi artık bilimle ve bilim insanlarıyla tanıtma zamanının geldiğine inandıklarını belirterek, "Çünkü ‘208 üniversiteye ne gerek var?’, ‘Her şehirde üniversite mi olur?’ diyenlere bilimle cevap vermek istiyoruz." ifadesini kullandı.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) İletişim Fakültesinin ev sahipliğinde düzenlenen Uluslararası 33. İletişim Fakültesi Dekanları Konseyi Toplantısı, Terzioğlu Yerleşkesi'ndeki Necip Fazıl Kısakürek Toplantı Salonu’nda panellerle devam etti.

YÖK Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Fatma Çiğdem Savaşçıoğlu, "Türkiye'de Bilim Politikalarını Şekillendiren Yeni Bir Paradigma Olarak Bilim İletişimi" başlıklı panelde yaptığı konuşmada, YÖK çatısı altında 17 Şubat’ta Bilim İletişimi Ofisi’ni kurduklarını, üniversitelerde üretilen bilimi daha yüksek sesle Türkiye ve dünyada duyurmak için tüm üniversitelerle birlikte çalışmaya başladıklarını söyledi.

Bilim üreten hocaların bilim üretmekte cesaretli, bunun iletişimini yapmakta çekingen olduklarını dile getiren Savaşçıoğlu, şöyle devam etti:

"İletişimi yapmazsak bilimi topluma anlatmak mümkün gözükmüyor. Bunu bir şekilde yapmalıyız. Akademide yüzlerce, binlerce hocamız çok önemli çalışmalar yapıyorlar ama bunların birçoğu akademik çerçeveyi takip edenler tarafından biliniyor ve sınırlı bir düzeyde kalıyor. Bırakın Türkiye’yi, dünya çapında ses getirecek çalışmalar ne yazık ki hak ettiği ilgiyi göremiyor. Bilim üretmek çok önemli ama üretmek yetmiyor, onu görünür kılmak, anlatmak ve dört duvardan dışarı çıkarmak gerekiyor. Biz 7,5 milyon öğrencisi, 200 bin akademisyeni ve 300 bin civarı idari personeliyle gündemi bilimle belirleyecek bir güçteyiz. Biz bilim konuşursak toplum bilim konuşur. O yüzden bilimi anlatmak kolay olmasa da toplum bilgiye mesafeli olsa da bu mesafeyi nasıl ortadan kaldırırız belki bunu daha sık kendi aramızda konuşmamız gerekiyor."

Savaşçıoğlu, bilim iletişiminin neden yapılması gerektiğine ilişkin "Çünkü ülkemizin güçlü, vicdanlı ülke imajına bilim diplomasisinin çok yakışacağına inanıyoruz. Kamu diplomasisine çok prestijli bir katkı sunacağını biliyoruz. Ülkemizi artık şiş kebapla, fesle anlatmanın zamanının geçtiğine, bilimle ve bilim insanlarıyla tanıtmanın zamanının geldiğine inanıyoruz. Çünkü ‘208 üniversiteye ne gerek var?’, ‘Her şehirde üniversite mi olur?’ diyenlere bilimle cevap vermek istiyoruz." ifadesini kullandı.

ÇOMÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hülya Önal da akademisyenler olarak bilimin dilini bildiklerini ancak halka ulaşmadığını dile getirdi.

Gençlerin bilgiye ulaşmasının kolay olduğunu belirten Önal, "Ancak eleştirel düşünme, eleştirel bakma, sorgulama ve yeni bir şey üretme konusunda özellikle bizler açısından onları yazdıkları ya da çalıştıkları konuda sorgulamaya ve yeni bir şey üretmeye nasıl motive edeceğiz? Dünyada üniversiteler bunun üzerine çalışıyorlar." diye konuştu.

Yeni neslin görsel ve işitsel dili kullanarak okuyup yazdıklarını ve ürettiklerini söyleyen Önal, koşulların onları dijital içerik üretmeye ittiğini belirtti.

"Radyo Televizyon Yayıncılığında Yapay Zeka Kullanımı ve Telif Hukuku" panelinde konuşan Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) Genel Müdürü Yusuf Gürsoy da radyo ve televizyon alanında meslek standartlarının belirlenmesi, yeterliliklerin oluşturulması ve mesleki yeterlilik sınav merkezi ile belgenin verilmesi için bir merkez açtıklarını dile getirdi.

Gürsoy, sektörün yarı kamu niteliğinde tek örgütü olduklarını, RATEM'e kuruluşların üye olduğunu ve bugün 720 üyelerinin bulunduğunu anlattı.

Yargıtay 7. Ceza Dairesi Üyesi Erdoğan İshakoğlu da Türk hukuk sisteminin, yapay zekanın çıktı olarak kullandığı ürünleri genel olarak korumadığını, Çin'in bir ölçüde birkaç içtihat kararı verdiğini ama bunun ne kadar sürekli ve yerleşik olduğunun belli olmadığını söyledi.

İshakoğlu, telif haklarıyla ilgili yasal değişiklik yapılmazsa neler yaşanabileceğine ilişkin, "Ortada iki çelişen çıkar var. Teknolojik gelişme inovasyon, bir tarafta telif hakları. Telif hakları dediğiniz müessese aslında mülkiyet hakkının bir türevi. Mülkiyet hakkını mı korumak istiyorsunuz, teknolojik gelişmeyi mi korumak istiyorsunuz? Bunlar arasında nasıl bir denge kuracaksınız? Bunların hepsi yasayla çözümlenmesi gereken bir husus. Bu konuda bırakın Türkiye'yi , ABD bile bir karar vermiş değil. AB öncü oldu. Yapay zeka tüzüğünü 2024 yılının ağustos ayında çıkardı fakat telif haklarındaki hükümler orada da yok." diye konuştu.

Türkiye'nin fikri mülkiyet haklarını korumada dünyada mukayeseli olarak hangi düzeyde olduğuna dair uluslararası araştırma yapıldığını söyleyen İshakoğlu, "ABD'de bir sivil toplum örgütü 2005 yılından bu yana 127 ülkeyi puanlamaya ve sıralamaya tabi tutuyor. 127 ülke arasında fikri mülkiyet haklarını korumada Türkiye 56'ncı sırada. Türkiye'yi 56'ncı sıraya koyarken 5,46 puan vermiş. Dünyada fikri mülkiyet haklarını korumada birinci sıradaki ülke ABD 10 üzerinden 8,71 ile birinci. İkinci sıradaki ülke Finlandiya, devamında ise Japonya, Almanya, Avusturya. Gelişmiş ülkeler ciddi düzeyde koruyor. Fikri mülkiyet haklarının korunma düzeyi ile ülkelerin ekonomik, siyasi, sosyal gelişmişlik düzeyi arasında doğrudan ilişki var." değerlendirmesinde bulundu.

Toplantıya, RATEM Başkanı Aydın Şerbetçioğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Başmüfettişi Dr. Özgür Semiz, TRT Bilgi Teknolojileri Dairesi'nden Tarık Kırşanlı, RATEM Yönetim Kurulu Üyesi Melih Tarlacı, iletişim fakültelerinin dekanları ve temsilcileri katıldı.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.