İslâm’da içki yasaklanmıyor Bakanlık fişliyor… - Haber 1Haber 1

İslâm’da içki yasaklanmıyor Bakanlık fişliyor…

06 Ocak 2011 - 9:10

ABONE OL

Hakimler ve savcıların Adalet Bakanlığı’nca “fişlenmesi” ve bunun açıkça ilan ve teyit edilmesi; toplumda “ne oluyoruz, nereye gidiyoruz?” endişesine dayalı yeni bir dalgalanma yarattı…

Nasıl ki Ergenekon davasında “dalgalar” bir türlü bitmiyorsa, AKP iktidarının yarattığı demokrasiye yönelik (!) estirdiği rüzgârlara bağlı dalgalar da bitecek gibi görünmüyor…

Bazı illerde lokantalarda yemek yiyen ailelere yönelik yapılmakta olan içki baskınları ve denetimlerine dair gelişmeleri; “bu kadar da olur mu?” dercesine şaşkınlıkla karşılarken; hemen ardından, savcı ve yargıç adaylarının içki içip içmediklerine yönelik “fişlemeler” gündeme geldi…

***

Yılbaşını geride bıraktık. Pek çok aile çocuklarıyla birlikte eğlence mekanlarına gittiler, yemeklerini yiyip içkilerini içtiler… Muhtemeldir ki pek çok hakim savcı da, yılbaşı gecesini, olanakları ölçüsünde aileleriyle birlikte böyle mekanlarda geçirdi…

Büyük şehirlerde hangi büyük lokantaya ve eğlence yerine gitmiş olsaydınız, bu tabloyu görecektiniz. O halde, polisin Ankara’da ve Aydın’da ki lokantalara yaptığı içki baskınları ve baskıları ne anlama geliyor?

Bunun anlamı nedir?

“Yok bi şi canım… Öylesine bi bakıldı geçildi, büyütmeye değmez…” denilecek ölçüde hafife alınacak bir durum mu bu?

Deneme, yoklama, sınama!..

Duruma yani toplumdan gelebilecek tepkiye göre karar verip, gerektiğinde derhal “çevir gazı yanmasın” mı oluyor bu iş?

Yoksa hâlâ aymazlık içerisinde olan ve yaşananları sessiz ve tepkisiz, türbinden maç seyreder gibi kayıtsızca seyreden aydın ve çağdaş kesim adına; “her gün adım adım nereye gidiyoruz” un kafalara dank etmesi gereken ve de beklenen olaylar mı bunlar?

***

Olayı saptırmak isteyenler, (ki bu cambazlar her zaman her yerde vardır) kendilerini katıksız Müslüman gösterip, uygun ortam ve fırsatlar buldukça ahkam kesip, “din sömürüsü” yapan “din tüccarları” şimdi ortaya atılıp, kendilerinin ne mükemmelen Müslüman olduklarını, yaptıkları arsız yorumlarda göstermeye çalışacaklardır…

Bizim içkicileri savunduğumuzu, ne kadar dinden imandan uzak olduğumuz yönünde kendilerince fetva vereceklerdir… Tabi onlar, bir takım cemaatlerin ve tarikatların çeteleşmiş militanları olarak sadece kendileri dindar, diğerleri dinsiz imansız(!) Sevsinler sizleri(!)

***

Adaleti ve yargıyı böylesine yıpratıcı anlamda hedef seçen bir iktidarın, bunca antidemokratik uygulamalardan sonra işi daha başka nerelere kadar götüreceğini doğrusu merak ediyoruz…

Vatan Gazetesi Başyazarı Güngör Mengi’nin 6 Ocak 2010 tarihli “Vah adalet” başlıklı yazısında ki şu değerlendirmesine katılmamak olanaklı mı?

“Adalet duygusu ağır bir darbe yemiştir. Türkiye’de uzun bir süre hiç kimseyi adaletli bir ülkede yaşadığına inandıramazsınız.”

Sözü fazla uzatmıyor, internette 17 kasım 2009 tarihinde yayınlanan yazımızı bir kez daha sizlerle paylaşarak, takdiri değerli okurlarımıza bırakıyoruz.

***

“İSLAM’DA ŞARAP DIŞINDA ALKOLLÜ İÇKİLER HARAM DEĞİL

“Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk”ün son kitabı, “İMAMI ÂZAM” ın birinci baskısı “Yeni Boyut Yayınları”ndan Ağustos 2009’da piyasaya çıktı. Aradan geçen üç ay içerisinde, çok satanlar listesinde yerini muhafaza etmekte…

Dini sömürerek köşeyi dönenlerin, bu yolla sülalece zengin olanların, “yobazların, şeriat heveslilerinin”, dini siyasete bulaştırıp dünya nimetlerinin en tatlısına oturanların, havadan ihaleleri kapanların, “villalara gemiciklere” sahip olanların, “Cumhuriyet ve Atatürk” düşmanlarının hiç hoşuna gitmedi bu kitap…

“Sayın Öztürk”ün, kitabında; “İslâm”a gerçek yönüyle yaklaşan, Müslümanlıkta devrim sayılabilecek, iddialı ve cesaretli bir yaklaşımla çok önemli açıklamalara yer verdiğini söyleyebiliriz….

Sözü şimdi “Yaşar Nuri Öztürk”e, yorum ve takdiri de sizlere bırakalım:

“Ayni zamanda en büyük hocam olan babam bana dört sevgi aşıladı:

1. Kuran sevgisi,

2. İsyan (veya özgüven) sevgisi

3. İmamı Âzam sevgisi

4. Atatürk sevgisi.

Geçimi ticaretten kazanmanın önem ve anlamını anlatırken de ‘İmamı Azam efendimizi’ örnek gösterirdi…

Bana şunu söylemiştir:

‘Oğlum! Gazi Mustafa Kemal, fikriyatı ve icraatıyla İmamı Azam Efendimiz’ in hasretine cevap olmuş, onun istediklerini yapmıştır. Ama İmamı Azam’ı anlamayanlar Atatürk’ü de anlamadılar.’

İmamı Âzam’ la Atatürk birbirini tamamlayan iki dehadır.

İmamı Âzam, sadece devrinin hurafe yobazları tarafından değil, iktidar yandaşı uleması tarafından da ağır biçimde eleştirildi.

İslam, Hz. Peygamber’ den hemen sonra ki Arap müdahalesiyle yozlaştırıldı. Bu yozlaşmanın hemen ardından ilk arındırma İmamı Âzam eliyle oldu.

Prof Dr. “Yaşar Nuri Öztürk” kitabında “İmamı Âzam’ın İslam’la ilgili önemli görüşlerine şöyle yer veriyor…

– Her Müslüman kendi ana diliyle (biz de Türkçe olarak B.Ö.) ibadet edebileceğine, bunun için de Kur’an’ın tercümesiyle namaz kılınabileceğine fetva verdi.

– Uydurma hadisleri reddetti…

– Din ile şeraitin eşitlenmesini Kur’an’a aykırı buldu ve bunu eşitlemeye karşı çıktı,

– Din hizmetinin rızık aracı yapılmasına karşı çıkarak din ulemasının geçimini dine bağlayan anlayışı yıktı.

– Alkollü içkilere geleneksel anlayıştan çok farklı baktı; ŞARAP DIŞINDAKİ İÇKİLERİN HARAM OLMASINI, SARHOŞ OLACAK KADAR İÇME KAYDINA bağladı..”

***

Sayın “Öztürk” şöyle devam ediyor:

“Kırk yıla yakın süredir devam eden çalışmalarımız bize şunu göstermiştir.

Tarih, Atatürk’e İlam imanının bir evladı olarak, imamı Âzam ve benzeri fikir öncülerine yapılan zulümlerin hesabını sorma görevi de yüklenmiş görünüyor. Büyük Atatürk bu görevi hakkıyla yerine getirdi. Atatürk, tarihin verdiği bu onurlu bu görevi yerine getirirken elbette ki bir ilahiyatçı bir din büyüğü olarak iş yapmadı. Böyle bir sıfata gerek de yoktu. Tarih bu tür görevleri genelde, kendine özgü esrarlı yöntemlerini kullanarak yaptırmaktadır. Atatürk örneği bunların en çok dikkat çekenidir.”

“Öztürk”ten son değerlendirme şöyle:

“Atatürk, İmamı Azam gibi mazlum dahilerin hem hasretlerine bir cevaptır hem de onların intikamının alınmasını isteyen tarihin talebine bir cevaptır”

***

Sevgili okurlar…

Buraya çok az bölümünü aktarabildiğimiz “İmamı Âzam” kitabının, çok önemli bir eser ve dinimizin temel esaslarını ve gerçekleri yakından öğrenmek isteyenler adına önemli bir kaynak olduğunu, burada altını çizerek belirtmek isteriz…

Ülkemiz ne çektiyse, kişisel çıkarlarını doymaz bir iştiha ile doruğa çıkarmak isteyen siyaseti kullanarak “dini sömürenlerle ve din simsarlarından” çekti ve çekmeye de devam ediyor…

Temiz duygularla dinine bağlı saf ve temiz vatandaşlarımız; ne yazık ki hâlâ siyaseti dine alet edenlerin döndürdüğü çarkın dişlileri arasında çile çekmeye devam ederken, asıl gerçeklerden uzak olduklarının bilincinde değiller…

BURHAN ÖZBEY

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.