Sağlık Bakanlığının 2022 yılı bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda - Haber 1Haber 1

Sağlık Bakanlığının 2022 yılı bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

Sağlık Bakanlığının 2022 yılı bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

26 Kasım 2021 - 9:22

ABONE OL

TBMM (AA) – Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı’na (TUS) ilişkin reform niteliğinde bazı değişiklikler yapmak istediklerini ve bunların martta yapılacak sınavda da geçerli olması için çalıştıklarını bildirdi.
Koca, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2022 yılı bütçe görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Sağlık çalışanlarının, özellikle hekimlerin maaş ve özlük haklarının iyileştirilmesini çok önemsediklerini belirten Koca, “Komisyona bir torba yasa geleceğini vekillerimizden öğrenmiş bulunuyoruz. Bakanlık olarak çalışanlarımızın özlük haklarıyla ilgili taleplerimizi ilettik, bu konuya en az bizler kadar önem verdiğinizi biliyor ve görüşmeler sırasında kıymetli desteklerinizi bekliyoruz. Öneri anlamında, özellikle sabit ek ücretin artırılarak genel bütçeye aktarılması, mesai sonrası çalışmanın isteğe bağlı olarak yeniden getirilmesi, emeklilikte de önemli oranda bir düzenleme yapılması.” diye konuştu.
Daha önce bir ek gösterge düzenlemesinin yapıldığını ama çalışanlar için geçerli olmadığını anımsatan Koca, “O noktada da bir düzenlemenin yapılması gerektiği kanaatindeyiz ve en az hakim arkadaşlarımız kadar bunun düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.
– Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı ile ilgili reform niteliğinde düzenlemeler gündemde
Sağlık Bakanı Koca, asistan hekimlerin tıpta uzmanlık eğitimiyle ilgili sorunların da bulunduğunu dile getirerek, “Bu noktada reform niteliğinde bazı değişiklikler yapmak istiyoruz. Mart ayındaki sınavda da geçerli olmasına çalışıyoruz. Yıl sonuna kadar bunu netleştirmek istiyoruz. Özellikle uzmanlıkla ilgili bildiğiniz gibi 4. sınıftan itibaren tıp öğrencilerimiz dershaneye gider. 4, 5, 6’ncı sınıfta okulla pek ilişkisi olmaz demek istemiyorum ama genelde pratikte uygulama böyle.” ifadelerini kullandı.
Bununla ilgili yeni planlamalara değinen Koca, “Soruların çekirdek müfredattan sorulması, dershanelerdeki küçük nüanslarla farklılığın oluşturulmasının önüne geçilmesi gerektiği kanaatindeyim. Dolayısıyla çekirdek müfredattan soruların sorulması, lise başarı puanı gibi okul başarı puanının mutlak ilave edilmesi, özellikle görev süresinde beşinci, altıncı bölgelerde çalışma durumuna göre, yaptığı hizmet esas alınarak bir hizmet puanının ilave edilmesi gerektiğini düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Milletvekillerinin araya girmesi üzerine Bakan Koca, “Yani okulda verilen derslerden soruların sorulması, okulda bir şekilde ilginin daha yoğunlaşmasından bahsediyorum. Dershaneyi kapatmaktan bahsetmiyorum.” açıklamasında bulundu.
– “Köklü bir değişiklik yapmamız gerekiyor”
Fahrettin Koca, nitelikli kliniklerin sayısının artırılması, üniversitelerle birlikte var olan kliniklerin daha da nitelikli hale getirilmesiyle birçok alanda yaygın bir eğitimin planlanması gerektiğini söyledi.
Bu planlamaların ne anlama geldiğini en iyi tıp öğrencilerinin anlayacağının altını çizen Koca, şöyle devam etti:
“Şu anda özellikle öğrenciler TUS’ta 4-5 branş dışında tercih etmiyor. O 4-5 branşa giremediğini düşünen hekimler ise genellikle yurt dışını düşünüyor. Bizim köklü bir değişiklik yapmamız gerekiyor. Hem mali durumunu hem emeklilik durumunu hem çalışma durumunu hem de uzmanlık sınavını revize etmemiz gerekiyor. Bunu da önümüzdeki sınava mutlak yetiştirmemiz gerekiyor. Yani çocuklarımız gelecekten umutlu olmalılar, istediği branşa girebilme imkanının zor olmadığına inanıyor olmalılar. Bununla birlikte asistanlık eğitimiyle nitelikli klinik sayılarının artırılmasıyla birlikte 36 saat çalışmayı da zaten biz istemiyoruz, insani bulmuyoruz. 24 saat çalışmayı da insani bulmuyorum. Hedef bana göre 16 saate doğru inmeli. Bunun bugünden yapamayabiliriz ama iki, üç yıl sonra bunun yapılabilirliğini şimdiden planlamamız gerektiği kanaatindeyim.”
– Sağlıkta şiddetle mücadele
Şiddetin asla kabul edilemez olduğunu vurgulayan Koca, bu konuda ifadelerin iş yerinde alınması, salıverilmenin önüne geçilmesi, kasten işlenen şiddet suçlarında cezaların yarı oranında artırılmasına yönelik düzenlemelerin hayata geçirildiğini anımsattı.
Bakan Koca, bu düzenlemelerin yeterli olmadığını belirterek, “Bu noktada yapılması gereken, fiziksel ortamların rehabilitasyonu, yorgunluk ve bitkinliğe yol açan aşırı iş yükünün azaltılması, malpraktis ve tazminat tehdidinden kurtulmaya yoğunlaşıyoruz. Meclis’ten geçmediğini gördüğümüz hükmün açıklanmasının geriye bırakılması ile hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmemesi kabul edilmedi. Bunu da sizlerden ve yüce Meclisimizden bekliyoruz. Bütün bunlarla ekip ve dayanışma ruhunu tekrar hekim ve sağlık çalışanlarımızla kazanmak istiyoruz.” diye konuştu.
– Merkezi Hekim Randevu Sistemi
Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden randevuların 10 dakika olarak verildiğini ve bunun birçok branş için yeterli olmadığını bildiklerini söyleyen Koca, günde ortalama 1,4 milyon hastaya bakıldığını, bunların 400 bininin acile gelen hasta olduğunu, 1 milyon kişinin polikliniklerde muayene edildiğini kaydetti.
MHRS’den her gün açılan 600 bin muayene randevusundan 450 bininin alındığına ancak 1 milyon kişinin muayene edildiğine dikkati çeken Koca, bazı branşlarda eksiklikler olduğunu belirtti.
Koca, MHRS’deki sorunun ağırlıklı olarak cildiye, göz, psikiyatri, çocuk ve yan dallar ile kulak, burun, boğaz branşlarında olduğunu dile getirdi.
– “İlaç hammaddelerinin temininde sıkıntı yok”
Hastaların bazı ilaçları bulamadığına ilişkin iddialara yanıt veren Koca, gribin geçen yıl neredeyse görülmemesi sebebiyle firmaların bu yıl da benzer durumun yaşanacağını düşünerek yeterli miktarda üretim yapmadığını söyledi.
Koca, bu yıl soğuk algınlığı, nezle, grip gibi hastalıkların oranının 3-4 kat arttığına işaret ederek, “Dolayısıyla bu anlamda bir sorun var, ‘yok’ demiyorum. Bununla ilgili daha çok jenerikleri mevcut, istediğiniz ilaç olmayabilir ama etken maddesi aynı veya benzer olan başka ilaçlar var. Dünyada yaşanan hammadde ve lojistik problemine rağmen ülkemizde üretilen ilaç hammaddelerinin temininde sıkıntı yok.” dedi.
İlaç fiyatlarının her yıl 15 Şubat’ta düzenlendiğini anlatan Koca, şöyle devam etti:
“Bu fiyat düzenlemesi, bir önceki yılın avro kurunun ortalama yüzde 60’ı oranında yapılır. Bunu 2 ay sonra ilan ediyor olacağız. Dolayısıyla bu yıl dövizdeki artışı da görüyoruz. Bu dövizdeki artışı yer yer istismar etmek isteyenler olabilir. Eczacılar anlamında söylemiyorum, üreticiler, depocular dahil olmak üzere söylüyorum. İlaç Takip Sistemimiz var, yoğun şekilde denetim yapmak zorundayız. Bu denetimi de yoğun şekilde başlattık. Bu anlamda vatandaşımıza sorun oluşturmamak noktasında gayret içindeyiz.”
Koca, Konya’daki bir hastanede oksijen tükenmesi sonucu 8 kişinin vefat ettiğine yönelik iddiaların gerçeği yansıtmadığının altını çizerek, “Bununla ilgili hem başhekimliğimiz, Bakanlığımız hem de Konya Valiliği soruşturma açtı. Her iki soruşturmanın bilirkişisine gidildi. Yoğun bakım ve anestezi uzmanlarının da bulunduğu bilirkişi raporunda, oksijen temini eksikliğinden kaynaklanan mağduriyet olmadığı tespit edildi.” diye konuştu.
TÜİK tarafından 2020’deki ölüm sebeplerinin neden açıklanmadığına ilişkin soruyu yanıtlayan Koca, “O, TÜİK’in sorunu, açıkladığında hepimiz göreceğiz.” dedi.
Bakan Koca, Kovid-19 nedenli ölümleri, Dünya Sağlık Örgütünce (DSÖ) belirlenen kriterler kapsamında PCR testi pozitif çıkanlara göre bildirdiklerini vurguladı.
Koronavirüs geçirenlerde hastalığın bıraktığı hasarlardan dolayı, gelecek 3 yıl boyunca mevcut ölümlerin 3-4 katı kadar kayıp beklendiğini belirten Koca, “TÜİK açıkladığında en az 2 hatta 3 kat olduğunu göreceğiz. Kovid-19’un yıkıcı etkisi basit değildi, çok büyüktü. O nedenle aşı son derece önemli.” ifadesini kullandı.
Görüşmelerin ardından Sağlık Bakanlığı ve ilgili kuruluşlarının 2022 yılı bütçeleri kabul edildi.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.