Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Değirmenler Höyük’teki yeni bulgular Karaz kültürü öncesi mimariyi aydınlatıyor

– Kazı yürütücüsü Doç. Dr. Gülşah Altunkaynak:
– “Karaz kültürünün mimarisindeki bütün gelişim evrelerini bir arada görebileceğiniz tek yerleşim yeri ve belki de hatta Karaz öncesinin mimarisini bile görebileceğimiz tek yerleşim yeri”
– “Heyecanlıyım çünkü Karaz’ın alt evresinden yeniden bir mimari izi gelmeye başladı, bu gerçekten bölge için bir ilk olacak ki şu anda oradayız”

- Kazı yürütücüsü Doç. Dr. Gülşah Altunkaynak:
- "Karaz kültürünün mimarisindeki

ERZURUM (AA) – MUHAMMET MUTAF – Erzurum'da Değirmenler Höyük'te devam eden kurtarma kazılarında elde edilen yeni bulgularla Karaz kültürü öncesi mimari izleri bulunmaya başladı.

Yakutiye ilçesine bağlı Değirmenler Mahallesi'nde yer alan höyükte Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izni ve desteğiyle Erzurum Müze Müdürlüğünün başkanlığında başlatılan "Değirmenler Höyük Kazı Projesi"yle iki yıldır kurtarma kazıları devam ediyor.

Bölgede yapılan kazılarda bu yıl elde edilen seramikler, mimari yapılar, ocaklar, fırınlar, sazlık, deniz kabukları, duvar örtüsü ve farklı mekan özellikleri gibi veriler, ait oldukları döneme göre değerlendiriliyor.

Geçen yıl yaklaşık 6 bin yıl öncesine kadar yerleşimin tespit edildiği alanda derinleşen çalışmalarla 5 bin 500-6 bin yıl öncesine kadar dayanan ve Kafkaslar'dan İran içlerine, Doğu Anadolu'dan Levant kıyılarına kadar geniş coğrafyaya yayılan Karaz kültürü öncesi evrelere ulaşıldı.

Çıkan sonuçlarla Erzurum tarihine başka bir boyut getiren Değirmenler Höyük, bölgede tek olma yolunda ilerliyor.

Erzurum Müzesi'nde görevli kazı yürütücüsü arkeolog Doç. Dr. Gülşah Altunkaynak, AA muhabirine, ilk hedeflerinin höyük yok olup gitmeden tabakalanmayı tespit etmek ve yerleşim evrelerini ortaya çıkarmak olduğunu, kazı çalışmalarının da bu amaçla başlatıldığını söyledi.

Kazı alanında yürütülen çalışmalarla ilgili Altunkaynak, "Orta Çağ mezarlığının en üstte yerleştiğini görmüş olduk. Sonra Demir Çağlar başladı ve tabakası bitmesine yakın farklı dönemler olabilecek bulgular bulduk. Açıkçası bu bölgede çok rastlayamadığımız, varlığını bildiğimiz ama çok net olarak ortaya koyamadığımız Geç Tunç Çağı özelliği gösterebilecek bazı küçük buluntular da bulmaya başlamıştık. Buradaki en büyük hedeflerimizden birisi Karaz'ı yani Erken Tunç Çağı'nı, Doğu Anadolu'ya damgasını vuran o kadim kültürü çok daha farklı evreleriyle açığa çıkarabilmek ve onu net olarak daha iyi belgeleyebilmekti." ifadelerini kullandı.

– "Karaz'a ilişkin çok güzel ve önemli bir üretim alanı bulduk"

Altunkaynak, höyükte heyecanlandıran dönemlere geldiklerini dile getirdi.

"Geçen sene 'Bekliyoruz.' dediğim Karaz öncesine ilişkin bulguların olduğunu birlikte değerlendirmiş olduk." diyen Altunkaynak, şöyle devam etti:

"Yani hem kalkolitik hem de neolitik malzeme varlığını göstermiş oldu. Biz, seramik bulgularla bunu bulduk ama bu sene tam o evrelere iniyoruz. Heyecanlıyım çünkü Karaz'ın alt evresinden yeniden bir mimari izi gelmeye başladı ki bu, belki de mimari buluntuyla ortaya koyabileceğimiz yani evet karbon-14'lerle bunu belki söyleyebiliyoruz ama net olarak somut arkeolojik verilerle, mimari seramik bulgularla ortaya koyabilirsek bu, gerçekten bölge için bir ilk olacak ki şu anda oradayız. Karaz'a ilişkin çok güzel ve önemli bir üretim alanı bulduk, bir fırın tespit ettik ki bu, çok büyük bir fırın. Kare planlı, silindir bir girişi olan ve bir kanal bağlantısı olan fırındı. Daha önce bir örneği yok. Bu fırınlı mekanın 4 evresi vardı ve ilk evresinde fırını yuvarlak yapmışlar, onu da tespit ettik.

Sonra kareye dönüştürmüşler, bunun yanında çok fazla sivri dipli, büyük boyutlu Karaz kapları bulmaya başladık. Gerçekten bu Değirmenler'e özel bir bulguydu."

Kapların yoğunluğundan ve fırının özelliklerinden höyükte daha merkezi üretimin ortaya çıktığına dikkati çeken Altunkaynak, bu seneki çalışmalarında köşeleri düzgün mimariye sahip mekanın içine girdiklerini ve tabana döşenmiş sazlıkların ilginç bulgulardan olduğunu belirtti.

Üçüncü mekanda çok yoğun ve farklı seramik örneklerinin gelmeye başladığına dikkati çeken Altunkaynak, "Orayı da açtık, kesitimizi düzelttik ve artık sondaj yapıp daha erken evrelere geçmek istiyorduk. Değirmenler'de ve şu an çalıştığımız alanda inanılmaz bir mimari örgü var. Oradan iner inmez dördüncü mekanımız yuvarlak planlı oldu ve hocalarımızın söyledikleri Karaz kültüründe ilk evrelerde yuvarlak planın, daha sonra daha dikdörtgen, köşeleri yuvarlatılmış mekanların kullanıldığı teoremini biz burada üst üste hepsini koruyarak açığa çıkardık ki bu, çok heyecan verici yani hepsini bir arada şu anda Değirmenler'de izleyebilmektesiniz." diye konuştu.

– "Bölgenin en erken yerleşimindeyiz"

Yuvarlak mekanın tabanının taş döşeli olduğunu ortaya çıkarttıklarını anlatan Altunkaynak, böylece hem sıva hem hasır hem de taş döşemenin mimari unsurlar içinde kullanıldığını da görmüş olduklarını söyledi.

"Karaz'ın da çok alt evrelerinde bir duvar örtüsüyle karşı karşıyayız. Bu, bizi çok heyecanlandırdı." diyen Altunkaynak, şu bilgileri paylaştı:

"Hem karbonlarla hem de küçük buluntularla, seramikle bunun farkındaydık ama bunu mimari olarak da yansıtırsak hakikaten bölgenin en erken yerleşimindeyiz diyebilirim, şu an için somut verilerle bunu söyleyebilirim. Bu sene seramik bulgularla ve karbonlarla 6 bin yılı zaten netleştirdik ama şu anda öncesine gidiyoruz ve o öncesi de bir mimari ile geliyor. Burası şu an için bataklık bir alan, çalışmalarımızda yavaş yavaş su çıkmaya başladı. Su kenarı yerleşimin vermiş olduğu özelliklerden dolayı burada şu anda deniz kabukları çıkmaya başlıyor. Hem arkeolojik anlamda hem de çevresel faktörleri ile Değirmenler Höyüğü, Erzurum tarihine çok bambaşka bir boyut getirecek ki şu anda getiriyor.

Sonuçlarımızı almak hoşumuza gidiyor. İnşallah en kısa sürede de genel olarak kazılarına başlamak niyetindeyiz. Tabakalanmayı bulmak ve korumak amacıyla başladığımız bu kazıları anlıyoruz ki çok geniş ölçekli yapmamız gerekiyor ve daha çok bulguya ulaşmamız çok mümkün."

Değirmenler Höyüğü'ndeki 4'lü mekan yapısının bölgede ilk olduğunu vurgulayan Altunkaynak, "Şu anda o 4 mekanla gelişim sürecini görebiliyoruz. Mimaride, o Erken Tunç Çağı mimarisinde, Karaz kültürünün mimarisindeki bütün gelişim evrelerini bir arada görebileceğiniz tek yerleşim yeri ve belki de hatta Karaz öncesinin mimarisini bile görebileceğimiz tek yerleşim yeri." değerlendirmesinde bulundu.