"TRT 2 Kitaplığı" projesinin tanıtımı AKM'de yapıldı - Haber 1Haber 1

“TRT 2 Kitaplığı” projesinin tanıtımı AKM'de yapıldı

“TRT 2 Kitaplığı” projesinin tanıtımı AKM'de yapıldı

17 Mayıs 2025 - 22:00

ABONE OL

İSTANBUL (AA) – TRT 2'nin ekranlarda iz bırakan kültür-sanat programlarını kalıcı birer esere dönüştürdüğü "TRT 2 Kitaplığı" projesi, Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlenen etkinlikte tanıtıldı.

Projenin ilk etabında Prof. Dr. Teoman Duralı ve Alev Alatlı'nın TRT 2'deki söyleşilerinden yola çıkarak hazırlanan eserler yer alıyor.

Etkinliğin açılışında konuşan TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, bu projeyi TRT 2'yi bir televizyon kanalı olmanın ötesine taşıyarak, Türk kültürünü, düşünce mirasını ve medeniyet birikimini yarınlara aktaran bir mecra haline getirme yönündeki gayretlerinin bir neticesi olarak gördüğünü ifade etti.

Sobacı, TRT 2'nin yeniden yayın hayatına başladığı 2019'dan bu yana edebiyattan tarihe, sinemadan tiyatroya, mimarlıktan müziğe ve felsefeye uzanan geniş bir yelpazede, izleyicisin 3 özgün ve nitelikli programlar sunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu programlardan bazıları, yalnızca ekranlarla sınırlı kalmayıp daha kalıcı mecralara taşınmaya elverişli bir derinliğe ve zenginliğe sahiptir. Düşünsel bir süreklilik arz eden bu programların, üzerine yeniden düşünülmesi ve gerektiğinde başvurulacak bir kaynak olabilmesi için kalıcı hale getirilmesi gerekiyordu. Bu projeyle, işte bu yapımlarımızı kitaplaştırarak kültürel belleğimizde daha sağlam bir yer edinmelerini hedefledik. İlk etapta dört yapıma yer verdiğimiz bu projenin açılış eserleri; Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi iki mümtaz mütefekkirin, merhum Alev Alatlı'nın 'İhmal Edilebilir Nasihatler' ve merhum Teoman Duralı'nın 'Felsefe Söyleşileri' programlarından neşet etti. TRT olarak, dijital platformlarda bugün de büyük bir teveccüh gören bu programları matbu eserlere dönüştürmekten büyük memnuniyet duyuyoruz."

– "Onlar, entelektüel olmanın ön koşulunun köklerinden kopmak olmadığını vurguladı"

Alatlı ve Duralı'nın Batı karşısında aşağılık kompleksine kapılmadan düşünüp üretebilen mütefekkirlerden olduğunun altını çizen Sobacı, "Onlar, bu topraklarda entelektüel olmanın ön koşulunun köklerinden kopmak olmadığını vurgulayan, bilakis köklü sorumluluk gerektirdiğini idrak eden bir münevver tavrın öncüleriydi. Türkiye'nin bugün benimsediği medeniyet tasavvurunun fikrî temellerine önemli katkılar sundular. Dolayısıyla, bugün bizi burada bir araya getiren bu anlamlı program, esasında haysiyetli bir münevver duruşunu, medeniyetle irtibatlı bir düşünme tarzını, köklerinden beslenen bir fikrî mirası yeniden hatırlama vesilesidir." ifadesini kullandı.

Sobacı, Alatlı ve Duralı'nın yaptığı çalışmalarla düşünmenin sadece bir akıl yürütme faaliyeti değil aynı zamanda ahlaki bir sorumluluk olduğunu yeniden hatırlattıklarını belirterek, her iki ismin de hayatları boyunca hakikati arayan enteletüeller olarak yaşadıklarını dile getirdi.

Sahici bir kültür politikası ve sürdürülebilir bir medeniyet tasavvurunun ancak hakikati merkezine alan bir düşünme tarzıyla inşa edilebileceğini vurgulayan Sobacı, "TRT olarak bu sorumluluğun gereklerini yerine getirmek için gayret gösteriyoruz. Alatlı’nın ifadesiyle 'Elimizden geleni değil, yapılması gerekeni yapmak' için var gücümüzle çalışıyoruz. Bugün tanıtımını gerçekleştirdiğimiz eserler, işte bu sorumluluğun bir tezahürüdür. Ben bu vesileyle, Alev Alatlı ve Teoman Duralı Hocalarımızı saygı ve rahmetle yâd ediyorum. Onların düşünce mirasını TRT çatısı altında geleceğe taşımaktan büyük bir memnuniyet duyduğumuzu bir kez daha vurgulamak istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

– "Annemin sofrası bir dünya sahnesiydi"

Alev Alatlı'nın kızı Funda Aktan da Alatlı'ya göre mutfağın evin kalbi olduğuna ve kadınların mutfağa sahip çıkması gerektiğine vurgu yaptığını hatırlatarak, "Annem evimizin mutfağında neredeyse evin tamamına hakim bir tezgâhda bir taraftan sevdiklerine yemek yapar bir taraftan Türkiye'nin ve dünyanın gündemindeki sıcak konuları değerlendirirdi. O bir düşünür, bir yazardı ama aynı zamanda bir abla, bir anne ve bir anneaneydi. Annemin sofrası bir dünya sahnesiydi." dedi.

Aktan, Alatlı'nın gündemik polemiklere yer vermediği konuşmalarında her meseleyi tarihi perspektifiyle, bugüne ve geleceği etkisiyle bir bütün olarak değerlendirdiğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Annem için mesele her zaman Türkiye'ydi. Etrafına da Türkiye için burnu sızlayan insanları toplardı. Başka da hiçbir kimliğe önem vermezdi. Başka hiçbir şeyin önemli olmadığını söylerdi. Annem herkesin çevresiyle var olduğunu düşünür, çevresindekileri yükseltmeye çalışırdı. Bilgisini paylaşmaktan, öğretmekten hiç kaçınmadı. Hiç yabancılaşmadı. Her sabah gazeteleri dikkatle ve detaylı şekilde okur, gerekli görürse yazarlarla doğrudan iletişime geçer, yorumlarını paylaşırdı. Samimiyeti, içtenliği, doğrudan konuşması ve sabrı ile onu seven herkesin kalbinde yer ettiğini düşünüyorum."

– "Onun için bu program yalnızca bir iş değil, aynı zamanda bir dostluk hikayesiydi"

Prof. Dr. Teoman Duralı'nın oğlu Deniz Duralı ise babasının yıllarca talebelerine felsefeyi bitmez bir enerjiyle aktardığını belirterek, "TRT ekranlarında 94 bölüm süren Felsefe Söyleşileri programında Teoman Duralı, felsefe ile ilgili konuları engin merakının rengarenk okumalarıyla ve aynı zamanda kendi yaşamışlıklarıyla bir ömür boyu farklı zaman ve mekanlarda karşılaştığı insanlarla, toplumlarla çok çeşitli coğrafyalarda edinildiği tecrübelerle harmanlayarak aktarıyordu." şeklinde konuştu.

Duralı, babasının hayatının son demlerinde hiçbir emeğin boşa gitmediğini müşahede ettiğini ve bunu dile getirdiğini anlatarak, "Bu nedenle hem kendisinin hem de biricik sevgili hayat arkadaşı zevcesinin ağır hasta olmalarına rağmen bu programa tüm yüreğini koydu. Bu konuda kesinlikle yalnız değildi. Çekimlerden bahsederken TRT ailesinin samimi desteğini ve profesyonel yaklaşımını büyük bir mutlulukla dile getirdi. Onun için bu program yalnızca bir iş değil, aynı zamanda bir dostluk hikayesiydi. Felsefe Söyleşileri programının kitaplaşması sevgili babamızın yıllardır kalbinde taşıdığı bir arzunun gerçekleşmesidir." diye konuştu.

– TRT 2 Kitaplığı yeni eserlerini okurlarla buluşturmaya devam edecek

TRT 2 Kitaplığı projesi, ekranda başlayan entelektüel yolculuğu kitap raflarına taşıyarak, kültürel hafızaya kalıcı bir katkı sunmayı hedefliyor.

TRT Yayınları'ndan çıkan bu eserler söyleşilerin olduğu gibi yazıya aktarılmasından ziyade, tematik ve kronolojik düzenlemelerle zenginleştirilmiş ve okuma deneyimini derinleştiren özgün içerikler olarak hazırlandı.

Projenin ilk yayınları arasında yer alan "Felsefe Söyleşileri" başlıklı iki ciltlik Teoman Duralı kitabı, Duralı'nın TRT 2'de 2019-2022'de gerçekleşen programından derlenerek hazırlandı.

Bir diğer eser olan "İhmal Edilebilir Nasihatler" başlıklı Alev Alatlı kitabı ise Alatlı’nın 2019-2023'te TRT 2’de yayınlanan programının 150 bölümünden derlenerek hazırlandı.

Ayrıca, TRT 2'de yayınlanan Doğan Hızlan'ın "Karalama Defteri" ve Hülya Koçyiğit'in "Film Gibi Hayatlar" isimli programlarından derlenen eserler de ilerleyen günlerde okurlarla buluşacak.

TRT 2 Kitaplığı eserlerine TRT Market üzerinden ulaşılabilecek.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.