CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İBB'nin Afet Koordinasyon Merkezi'ni ziyaret etti: - Haber 1Haber 1

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İBB'nin Afet Koordinasyon Merkezi'ni ziyaret etti:

– “Biz son sorun giderilinceye kadar bu işin takipçisi olacağız. Yapacakları her şeyi biz denetleyeceğiz, bakacağız, eksik varsa dillendireceğiz ama depremi yaşayan vatandaşların da bunu görmesi, denetlemesi, eksiklikleri rahatlıkla dile getirmesi lazım”

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İBB'nin Afet Koordinasyon Merkezi'ni ziyaret etti:

22 Şubat 2023 - 18:40

ABONE OL

HATAY (AA) – CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz son sorun giderilinceye kadar bu işin takipçisi olacağız. Yapacakları her şeyi biz denetleyeceğiz, bakacağız, eksik varsa dillendireceğiz ama depremi yaşayan vatandaşların da bunu görmesi, denetlemesi, eksiklikleri rahatlıkla dile getirmesi lazım." dedi.

Antakya ilçesinde bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi'ni ziyaret eden Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, depremin ortaya çıkarttığı yıkımın telafi edilmesi, yaraların sarılması gerektiğini söyledi.

Soğukta, uyumadan bir kişiyi daha kurtarmak için çaba ve emek harcayanlara teşekkür eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bugün depremin 17'nci günü. Biraz daha rahat nefes alabiliyoruz ama geldiğim 17'nci günde hala pek çok sorunun olduğunu görüyorum. Sorunun birinci maddesi çadır. 17 günde eğer çadır sorununu çözemiyorsak bu ülkenin çok ciddi bir sorunu var demektir. Normalde Kızılay'ın, AFAD'ın çadır stoklarının olması ve bekletilmesi gerekirdi. Çadır stoku yoksa bir sorunumuz var demektir. Hala vatandaş gittiğimiz her yerde çadır istiyor. 'Çadır olsun, evimin yakınında bir yerde kurayım çadırımı' diyor. Çünkü evinin soyulmasından korkuyor. Vatandaşın bu talebini de haklı görmemiz lazım. İkinci gelişimde söylemiştim; 'kim çadır üretiyorsa, fiyatı ne olursa olsun gelip satın alacağız ve göndereceğiz' diye. Ama maalesef arzu ettiğimiz oranda çadır bulmakta zorlanıyoruz. Bazı belediyelerimiz yurt dışından çadır ithalatıyla ilgili çaba harcıyorlar. Onlar da geldiği zaman yine dağıtacağız."

Hatay'ın sadece Türkiye için değil, dünya için önemli bir kültür ve tarih merkezi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Kadim kent Hatay. Hatay'ı yeniden inşa edilmesi lazım, doğrudur. Bu inşa sürecinin Hatay'ın kültürünü, tarihini, doğasını yaşatarak yeniden inşa edilmesi lazım. Yoksa yeni binalar yapmak değil. Depreme dayanıklı yeni binalar yapalım ama Hatay'ın tarihini, kadim kültürünü koruyan yapıları da orijinal haliyle yeniden inşa etmek zorundayız." diye konuştu.

– "Katkı veren, emek harcayanlara minnet borçluyuz"

Kılıçdaroğlu, depremle ilgili özel bir düzenlemeye ihtiyaç olursa Cumhuriyet Halk Partisi olarak her türlü desteği vereceklerinin altını çizdi.

Sadece Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin değil, Türkiye'de olanağı olan her belediyenin bir şekliyle deprem bölgelerine koştuğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bütün belediye başkanı arkadaşlara, sadece CHP'li değil, katkı veren, emek harcayan neredeyse günün 24 saati depremin ilk günlerinde yatmayan AFAD çalışanları, güvenlik güçleri, bizim zaten belediye başkanlarımız, onların ekipleri gerçekten onlara da minnet borçluyuz. Büyük bir özveriyle, yemek yemeden, uyumadan, çok soğuk koşullarda çalıştılar. Deprem olurken bile emek harcadılar, çalıştılar." ifadesini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu, suyla ilgili sorunların da olduğuna değinerek, söz konusu sorunun da çözülmesi gerektiğini bildirdi.

Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorununun bulunmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bütün mesele, eğer siyaset kurumu doğacak olan sorunu önceden görüp bunun önlemini alabilirse en azından kayıplarımız çok daha az olabilir. Çok daha sağlıklı bir planlama yapabilirdik. Ama hani derler ya 'bir musibet, bin nasihatten evladır' diye. Umarız ve dileriz yaşadığımız bu felaketi bir daha yaşamayız. Eğer böyle bir doğal afet olursa da hepimizin hazırlıklı olması lazım." değerlendirmesinde bulundu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, çocukların yaşadıkları deprem travmasını atlatabilmeleri, eğitimlerine katkıda bulunabilmeleri için çalışan öğretmen ve psikologlara da teşekkür etti.

-"Biz son sorun giderilinceye kadar bu işin takipçisi olacağız"

İşin henüz başında olduklarını ve yapılacak çok şeyin bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Biz son sorun giderilinceye kadar bu işin takipçisi olacağız. Yapacakları her şeyi biz denetleyeceğiz, bakacağız, eksik varsa dillendireceğiz ama depremi yaşayan vatandaşların da bunu görmesi, denetlemesi, eksiklikleri rahatlıkla dile getirmesi lazım. Çözülmeyecek hiçbir sorun yoktur, ama zamana karşı yarışmamız lazım. Yürütme organının yani Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bu konuda çok daha hızlı ve aktif olması lazım. Hızlı ve aktif olamadığı takdirde sorunlar büyüyecektir. Ha hızlı ve aktif olabilir mi? Endişelerimin ötesinde hızlı ve aktif olma şansının olmadığını da biliyoruz. Çünkü depremden sonra büyük bir koordinasyonsuzluğu yaşadığımızı hep beraber gördük. Bu ders olur mu umarım ders olur ve bir koordinasyon sağlanır ve devlet sağlıklı bir şekilde harekete geçer ve sorunları çözmüş olur."

– İBB Başkanı İmamoğlu: "Çadır veya barınma meselesi önemli bir başlık"

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da afetin en fazla zarar verdiği kentlerin başında Hatay'ın geldiğini belirterek, başta Kahramanmaraş ve Adıyaman olmak üzere hemen hemen her şehirde büyük acı yaşandığını anımsattı.

Acılar yaşanırken vatandaşların yardımına koşulması gerektiğini belirten İmamoğlu, şöyle devam etti:

"Hatay'da, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin koordinasyonunda ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinin yardımcı koordinasyonuyla beraber belirlenen ilçeler üzerinden hizmetin sürdürülebilirliğini sağlama görevi bizlere verildi. Ama ilk etapta tabii burada yoğun bir belediye çalışmaları sağlanmıştı. Artık arama kurtarma süreçleri toparlandı. Ne yazık ki on binlerce canımızı kaybettik. Şimdi kalan insanlarımızın barınma, güvenlik sorunlarını, giyimi, kuşamı ve beslenme ihtiyaçlarını gidermek öncelikli meselemiz haline geldi. Cumhuriyet Halk Partili belediyelerimizin Hatay sınırlarında neredeyse 100 bine yakın günlük yemek sunma kapasitesi vardır. Çadır veya barınma meselesi önemli bir başlık. Bu konu kamuoyu tarafından bilinmelidir ki bu şehirde böyle büyük bir afette ne Hatay Büyükşehir Belediyesinin ne de bizim gibi belediyelerin temel sorumluluğudur. Ama bizler elimizde hangi imkan varsa tabiri caizse ulusal ya da uluslararası kapıları çalarak sorunları giderme noktasında yoğun bir gayret içerisindeyiz. Bütün belediyelerini katkılarıyla 13 binin üzerinde çadır imkanı sadece Hatay'da sağlandı. Şimdi bu sayıyı artırmak için de çalışmalar sürüyor."

İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Planlama Ajansı olarak Hatay Büyükşehir Belediyesine yarın bazı sunumlar yapacaklarını dile getirdi.

Enkazın hafriyatının da önemli bir konu olduğunu belirten İmamoğlu, bu konuda çevre ve insani kaygılarının olduğunu söyledi.

Deprem denince Türkiye'de ilk akla gelen yerin İstanbul olduğuna değinen İmamoğlu, şunları kaydetti:

"Gerçekten acı bir depremi güneydoğu bölgemizde Hatay'dan Malatya'ya kadar yaşadık. Fakat İstanbul depremi de her zaman konuşulan ve Türkiye için mümkünse en geç tarihte yaşanılması ve o tarihe kadar da sorunlarını gidermiş bir İstanbul var etme çabamız var. Onun için bütün konulara eğilmiş durumdayız. Deneyimlerimiz, bilgilerimiz, donanımlarımız var. Bütün bunları da Hatay'a taşıyarak Lütfü Savaş başkanımızla paylaşarak hem meselenin bir parçası olmak hem el vermek hem de başta Hatay olmak üzere diğer şehirlerimize de Adıyaman'a, Kahramanmaraş'a ve diğer şehirlerimize de katkı sunacak altlıklar oluşturmak çabası içerisindeyiz. Sürdürülebilir bir hizmeti kovalayacağız."

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise Hatay'ın gelecek adına atılacak çok adımının bulunduğunu belirterek, kendilerine destek verenlere teşekkür etti.

İBB İtfaiye Dairesi Başkanı Remzi Albayrak da depremin ardından yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.