Osmanlı ile Cumhuriyet nerede barışacak? Çanakkale’de mi? - Haber 1Haber 1

Osmanlı ile Cumhuriyet nerede barışacak? Çanakkale’de mi?

26 Temmuz 2012 - 9:49

ABONE OL

Türkiye kutuplara ayrıldı. Bir tarafta muhafazakar, inançlı Osmanlıya bağlı ve hayran kesim. Öte yanda laik Türkiye, Kemalist Cumhuriyet’çiler. Bu kutuplaşma aşılabilir mi? Siyaset Bilimci Prof.Dr. Bener Karakartal analiz ediyor.

Türkiye hiç kimseye faydası olmayan kutuplaşmaya gitmeye bayılıyor. Bu kutuplaşmaların maliyeti çok yüksek oluyor. Türkiye’ye on yıllara mal oluyor.

1960’lı yıllarda sağcı-solcu diye iki kutupa ayrıldık. Ekonomi mahfoldu. Onbinlerce insan öldü ve yaralandı. Türkiye geri kaldı. 2000’li yıllarda ise gene bir kutuplaşma söz konusu. Bir yanda muhafazakar cephe: içinde inançlı kesim lokomotif. Geleneklere bağlılık, Osmanlı’ya sevgi ve hayranlık bu cephenin ayırıcı özelliği. Karşılarında Cumhuriyetçiler: “Türkiye laiktir, laik kalacak”. Fransızcadan gelen laik kelimesini bile doğru telaffuz edemiyorlar. “layik” diyorlar. Yerli yersiz Anıtkabir’e gitmek, içeriği artık fevkalade demode kalan bir Kemalizm. “Cumhuriyet mitingleri” ile şaha kalkan, ama her seçimde tuşa gelen bu görüşü Cumhuriyet Halk Partisi temsil ediyor. Osmanlı-geleneksel yapı taraftarlarını ise Ak Parti sürüklüyor.

Bu cepheleşmenin Türkiye’ye faydası yok. Kimseye faydası yok. Türkiye’ye ise hiç yok. Ama bir türlü aşılamıyor.

OSMANLI-CUMHURİYET CEPHELEŞMESİ AŞILABİLİR Mİ?

Cepheleşme nerden kaynaklanıyor? 1930’lu yıllarda Cumhuriyet meşruluğunu inşa etmek çabası içindeydi. Bunun için aşırılıklara gitti. Osmanlı’ya cephe alması, Osmanlı’yı dışlaması, Osmanlı’yı yok farz etmesi bu meşruluk arayışının temelini oluşturdu.

Cumhuriyet yanılıyordu. Osmanlı ile Cumhuriyet arasında inanılmaz bir süreklilik vardı. Osmanlı İmparatorluğunun modernleşme çabaları onsekizinci yüz yılda başlamıştı ve kökenleri III. Selim’e kadar gidiyordu. En önemli aşama olan okulları II. Abdülhamit açmıştı. Cumhuriyet Osmanlı İmparatorluğunun bir bakiyesiydi. Osmanlı’yı yok farz etmekle cumhuriyet kendi kendine büyük zararlar verdi. Kendi öz halkına Cumhuriyet yabancılaştı. Kendi öz halkının neredeyse dörtte üçü geleneklerine, tarihine kıskançlıkla sahip çıkmaya devam etti. Bu gerçeği CHP hala anlayamadı. Ak Parti iktidarı bu gerçekten doğdu.

LÜZUMSUZ KUTUPLAŞMAYI “ORTAK SAHA” ORTADAN KALDIRABİLİR.
Bugün Osmanlı-Cumhuriyet kutuplaşmasını aşmak mümkündür. Nasıl mı? İki tarafın da sahip çıktığı ortak bir sahada iki Türkiye buluşabilir. Barışabilir.

Bu ortak saha neresi olabilir? İki Türkiye’nin de sahip olduğu ortak sahanın mükemmel bir örneğini Çanakkale oluşturuyor. Çanakkale nedir? Osmanlı’nın son şanlı direnişi mi? Evet. Ama Çanakkale aynı zamanda Cumhuriyet yürüyüşünün başladığı yerdir. Çanakkale Mustafa Kemal’in tarihi planda doğduğu yerdir. Mustafa Kemal bir Osmanlı Paşasıdır. Ama aynı zamanda Cumhuriyeti kuran kadroların muzaffer bir generalidir. Osmanlı ve Cumhuriyetin ikisi de Çanakkale’nin sahibidir. Bugün Türkiye de sağda, solda Çanakkale’ye sahip çıkmaktadır. İnançlı kesimden çıkan belgeseller, evliya hikayeleri Çanakkale’yi kutsallaştırmaktadır. Sol kesim ise anti emperyalist savaşının simgesi olarak Çanakkale’ye bir anıt değerini vermektedir.

KÜRT MESELESİNİN ÇÖZÜMÜNDE DE ÇANAKKALE ÇOK ÖNEMLİ
Güneydoğulu kürt dostlarımla konuşuyorum. Hiç biri Türkiye’den ayrılmayı akıllarının köşesinden geçirmiyorlar. Çanakkale onlar içinde simgesel bir önem taşıyor. “Çanakkale içinde aynalı çarşı, ana ben gidiyorum düşmana karşı”. Çanakkale’de Türk-Kürt silah arkadaşlığı emperyalistlerin bütün oyunlarını bozmuştur. Osmanlı İmparatorluğunu Sevr anlaşmasıyla yok etmeyi amaç eden emperyalist senaryo daha sonra milli mücadelede aynı silah arkadaşlığı sonucu ortadan kaldırılmıştır. 1915 Çanakkale zaferinin devamı gene Çanakkale’de gerçekleşmiştir. 1922’de düşmanı İzmir’de denize döken Türk süvarilerinin atları Çanakkale Ezine’de durmuştur. Emperyalist güçlerin tutsak aldıkları Saltanatın bulunduğu esir şehir İstanbul’dan defolmalarını talep eden ültimaton Çanakkale Ezine’den dünyaya anons edilmiştir.

Çanakkale Türklerin bir arada kalma ve beraber yaşama arzusudur. Osmanlı’nın son şanlı zaferidir. Cumhuriyetin baş kaldırışının ilk halkasıdır. Türkiye içinde beraber yaşamak niyetinde olan Türk ve Kürt’lerin ortak anti emperyalist zaferidir.

CHP’NİN YAPAMADIĞINI AK PARTİ NEDEN YAPMASIN.
Her ülkenin tarihinde dramatik büyük barışma anları vardır. Bu büyük barışmayı hayal edebilen vizyon sahibi liderler kendileri de büyüyerek tarihe girmektedirler. Osmanlı-Cumhuriyet barışması için şartlar bugün Türkiye’de olgunlaşmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi ve lideri bu fırsatı göremiyorlar. Ak Parti lideri vizyonuyla dünyayı şaşırtıyor. Çanakkale’de Ramazan ayında şehitlikte katılacağı bir iftar yemeğinde Türk tarihinin bir büyük sayfasını açabilir. Osmanlı ile Cumhuriyetin barıştığını müjdeleyebilir.

Prof. Dr. Bener Karakartal

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.