Fethullah Gülen okyanus ötesinden Tayyip’in koruma konvoyuna yapılan saldırı ile ilgili olarak geçmiş olsun ve taziye ilanı vermiş.
Mesajında Tayyip ve yaralı koruma memuruna geçmiş olsun dileklerini ileten Gülen, şehit olan koruma memurunun ailesine ise başsağlığı dilemiş.
Bu mesaj Fethullah Gülen’in, siyaset ve partiler üstü bir politika güttüğünün belgesidir!
Nasıl ve ne anlamlı politika değil mi?
Siyasetle hiç ilgilenmediğini hâlâ anlayamayan var mı içinizde?
Bugüne kadar PKK’ya o kadar şehit verdik.
Ama şimdiye kadar Gülen;’in kılı bile kıpırdamadı.
Ne başsağlığı ilanı verdi ne de yüreği yanan ailelere seslendi.
Şehitlerimizin canının polisinkinden ne farkı var?
Onlar da bu ülkenin evlatları değil mi?
Verdiğimiz şehitler hiç canını yakmadı mı?
Benim ülkemin ordusunu ve milletini görmezden gelmenin nedeni ne?
Zaten Fethullah Gülen ne sıfatla böyle bir başsağlığı mesajı yayınlıyor anlamış değilim. Zaten şehit aileleri de ondan böyle bir mesaj beklemiyor. Yoksa o polis Tayyip’i koruduğu için mi gözünde şehit?
Ötekiler vatanı koruduğu için mi bu kutsal mertebeye layık değil!
Onlar Müslüman değil mi?
Bir cami hocası Türkiye’yi ne hale getirdi!
Yazıklar olsun!
Birine hoca diyebilmek için işini severek, vatanını severek yapması ülkesi için aleyhte konuşmaması, özü sözü bir olması gerekir.
Ülke bütünlüğünü bozmak için çalışmaz!
Tayyip sana istediğini değil, istemediğini verince görürüm seni Gülen…
Adam okyanus ötesinden, TC devletini yönetiyor.
Ülkem uyan bu adam kim ki buna tamah ediliyor?
Bölücü ve fitnecilere taviz vermeyelim artık!
Bu olaylardan sonra Atatürk’ün dinin siyasete dolayısıyla devlet işlerine alet edilmemesi konusuna neden bu kadar önem verdiğini ve laikliğin neden demokrasinin unsuru olduğunu görmemek için kör olmak gerekir!”
***
Yukarıda okuduğunuz yazı başlık dahil; Sözcü gazetesinden Sn. Mehmet Şehirli’nin 7 Mayıs 2011 günü yayınlanan yazısıdır…
Öncelikle Sayın Şehirli’yi, adı köşe yazarı diye bilinen pek çok ünlü muhteremin; bu konuda sus pus kalmasına karşın; böylesine gerçekçi ve anlamlı bir yazıyı okurlara ve kamuoyuna sunduğu için kutluyoruz…
Başbakan’ın bile, 70 milyonun önünde adını söylemeye çekinerek “Okyanus ötesine” sözcükleriyle kendisine referandum sonrası teşekkür mesajı gönderdiği bir bu zat(!) Sayın Şehirli’ nin vurgulayarak belirttiği gibi kimdir Allah aşkına?
Deniz Baykal’ın bile “Pensilvanya” sözcüğü ile dile getirdiği bir şekilde onore ettiği bu cami hocası; nasıl böylesine, ülkenin en önemli partilerinin liderlerini bile kendisine teşekkür mesajı göndermek zorunda bırakıyor ve hangi konumuyla şahsına (mecburen) minnet dolu kişiler durumuna getirebiliyor?..
Erzurum’un bir köyünden yıllar önce, tahta bir bavulla yola çıkan, yıllarca çeşitli camilerde vaizlik yapmış, ilkokulu dışarıdan bitirebilmiş bir cami hocası, ne büyük kuvvet ve kudret sahibi olabiliyor ki; koca koca siyasi liderleri kendisine biat etmek durumunda bırakabiliyor…
Milyonlarca insanı cemaatleşerek nasıl bir yöne kanalize edebiliyor ve milyarca dolara ulaşan para varlığını nasıl yapabiliyor? Anlayabilmek olanaklı değil!…
ABD’ye sığınan ve bu ülke tarafından yıllarca koruma altında tutulduğu ve yönlendirildiği iddia edilen bu şahıs; şimdi de kalkmış önemli bir seçim öncesi;
Kastamonu’da son yaşanan terör saldırısı nedeniyle, gazetesinde (zaman gazetesi) verdiği geçmiş olsun ilanıyla; cemaatinin Türkiye’deki üyelerine,
12 Haziran’da oyunuzu AKP’ye verin…
Tayyip Erdoğan’a da
arkandayım (tabi ABD ile) mesajını iletmiş oluyor…
Bizim gibi saf vatandaşlar da; bu cami hocasının oyununu, taktiğini safça yutuyoruz öyle mi(!)?
SON SÖZ:
Türkiye’yi son 10 yılda, ne hallere getirmiş olanların günahını burada tartışmıyoruz.
Eğer bu ülke çok kısa zamanda bölünür ve “Emperyalist Akbabalar” ın istediği ve beklediği gibi bir utanç haritası ortaya çıkarsa;
70 milyonun gerek bu dünyada gerekse öbür cihanda kimin ya da kimlerin yakasına yapışacağı ortada!…
Tüm bu olup bitenlerden sonra,
12 HAZİRAN seçiminde
Tarih yazmak için
SÖZ VE KARAR SENİN AZİZ MİLLETİM!
Ya kurtuluş ya da tükeniş!…
